Overlord IV - Bölüm 1.1.3

Zaryusu'nun bir sonraki gideceği yer köyden biraz uzaklıktaki göl kenarında bulunan bir yerdi.

Ormanda yürürken ayakları yine toprağa gömülmüştü.
Yüzmenin daha hızlı olabileceği düşüncesiyle hareket eden Zaryusu, sudan karaya çıkmadan önce etrafı kontrol etme gibi bir alışkanlığa sahipti. Ne var ki ormandaki görüş alanının fazlasıyla dar olması Zaryusu'nun içine kurt düşürmüyor değildi.

Biraz uzunca zaman evvel ağaçların arasında hedefini görmüştü. Hiçbir şey olmuyor oluşu da Zaryusu'nun içine su serpmişti. Yaklaşması üzerine adımlarını daha da hızlandırdı Zaryusu.

Ağaç kümelerini birer birer geçerken ormanın dışına çıktı. Şimdi görüş açısı genişlemişti ve önünde de kendisini büyük bir şaşkınlığa düşürecek birisi duruyordu.

Bu kişi Zaryusu'ya oldukça benzeyen siyah bir kertenkele adamdı.

"Ani-ja--"

"Bu sensin."

Siyah kertenkele adam sert bakışlarla Zaryusu'ya döndü.
Bu kertenkele adam, hem Yeşil Pençe kabilesinin şefiydi hem de Zaryusu'nun abisiydi. - Shasuryu Shashsa -.

Şeflik pozisyonunu 2 seferdir elinde tutuyordu ve bir seferinde de meydan okuyan kimse çıkmamıştı karşısına. O kadar kaslıydı ki anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalıyordu. Zaryusu'dan 2 taneyi yan yana koysak onun vücudu yanında yine küçük kalıyorlardı.

Siyah pulları arasındaki eski beyaz yara, bulutlardan yeryüzüne düşen bir yıldırımı andırıyordu.

Sırtında ise şatafatlı olmayan bir kılıç vardı. Bu ağır kılıç neredeyse iki metre uzunluğundaydı ve çelikten yapılmaydı. Şef olduğunu gösteren bu kılıç paslanmaması ve daha da keskin olması için çeşitli büyülere maruz kalmıştı.

Zaryusu nehir kenarından gelerek abisinin yanında durdu.

"Neden geldin buraya?"

"Bunu asıl benim sormam gerekmiyor mu, ani-ja? Kabile şefi olarak bizzat gelmen gerekmiyordu, haksız mıyım?"

"Muu."

Bu soruya cevap veremeyen Shasuryu arkasını dönerek göle girdi.